26 Kasım 2023

Spring Drive Mekanik Midir?

Bugün saat severler arasında büyük bir tartışma konusu olan “Spring Drive mekanik midir?” sorusuna bir cevap bulmaya çalışacağız. Seiko’nun 28 senede geliştirdiği ve 600’den fazla prototipin denendiği bu ünlü mekanizma bazılarımızın aklında soru işareti yaratabiliyor. “Spring Drive mekanik midir?” sorusuna cevap bulmak için önce “sonsuza dek çalışacak saat” felsefesiyle üretilen Spring Drive mekanizmasının ve geleneksel mekanik saatlerin çalışma prensiplerinden bahsedelim.

mekanik-mekanizma

Mekanik Mekanizmaların Temel İşleyişi                     

Bildiğiniz gibi mekanik saatlerde saatin enerjisi; tulumba denen yapının içerisinde bulunan yayın kurulmasıyla zemberekten elde edilir. Siz kurma kolunu çevirdiğinizde ya da otomatik saatin rotoru döndüğünde, tulumba içinde bulunan sarmal yay yani ana zemberek kurularak potansiyel enerji depolanır. Zemberek sürekli açılma/gevşeme eğilimindedir. İşte bu gevşeme hareketi zamanı göstermeye yarayan çarkların dönmesi için gereken enerjiyi sağlar. Sorun şu ki, zembereğin bir anda boşalması mekanizmadaki çarkların hızla dönmesine sebep olur. Peki biz saati kurduğumuzda neden zemberek bütün enerjisini bir anda boşaltıp serbestleşmez? Eğer öyle olsaydı saat kurulduğunda bir anda serbestleşen tüm enerjiyle bütün çarklar maksimum hızında dönmeye başlar ve zaman ölçümü gerçekleşmezdi. Bu nedenle enerjinin belirli bir hızda serbestleşmesini sağlayan bir frenleme sistemine ihtiyaç var. Bu sisteme ise enerjinin kaçışını sağladığı için “Kaçış Sistemi” (escapement) adı verilmiş. Kaçış sistemi – eşapman adı ile de bilinir –  sayesinde enerjinin belirli bir hızda serbestleşmesi sağlanmıştır ve çarkların da bu hızda dönmesiyle zaman ölçümü gerçekleştirilebilmektedir. Balans, kaçış çarkı ve paletten oluşan kaçış sistemi sayesinde zaman ölçümü gerçekleşiyor diyebiliriz.

Mekanik Mekanizmalarda Eşapman Sistemi 

Gelelim Spring Drive’a. Öncelikle isminin kaynağından bahsedelim. Yay (zemberek) anlamına gelen “spring’”den türetilmiş isminden anlaşılabileceği üzere Spring Drive’da da aynı mekanik saatlerdeki gibi bir tulumba ve zemberek sistemi var. Bu anlamda Spring Drive, geleneksel mekanik saatlerle aynı şekilde enerjisini depoluyor. “Peki o zaman Spring Drive’ın mekanik saatlerden ne farkı var?” dediğinizi duyar gibiyim. Yukarıda bahsettiğim mekanik saatlerdeki “kaçış sistemi” isimli yapıyı hatırlıyor musunuz? Enerjinin belirli aralıklarda, belirli bir hızda serbestleşmesini sağlayan bu yapı, Spring Drive’da oldukça farklı.

Spring Drive Mekanizmasına Sahip Grand Seiko Lake Suwa – SLGA007

Şimdi biraz derinleşeceğiz. Fazla teknik bilgi istemiyorsanız iki paragraf alta geçmenizi önerebilirim. Spring Drive’da zembereğin boşalması ile oluşan enerji “kayan çark”(glide wheel) adlı bir dişliye geliyor ve onu çevirmeye başlıyor. Bu dişli dönerken; aynı elektrikli bir bisikletteki bir dinamo gibi davranarak enerji depoluyor. Bu enerji; “kayan çark” ile bağlantılı, “Tri-synchro Regulator” adındaki bobine geliyor. (Evet, bildiğimiz bobin) Bobin, bu enerjiyi “IC” (entegre çip) yapısına iletiyor ve çip ile bağlantılı quartz kristalinin titreşmesi sağlanıyor.

Spring Drive Mekanizması                                               

Bir dakika, quartz kristali mi? Evet, Spring Drive’da Quartz kristali bulunuyor. Hem de en iyisinden. “İyi ama bu kristal pilli saatlerde bulunmaz mı?” diye düşünmeniz çok normal, hemen cevaplayayım. Pilli saatlerde quartz kristalinin titreşmesi pilde depolanan enerji ile sağlanırken (kimyasal enerji), Spring Drive’da – bütün bu bahsettiğimiz komplike yapının en başına gidersek zembereğin serbestleşmesi(mekanik enerji) ile oluyor. Spring Drive’da quartz kristalinin fonksiyonu zamanın ölçümü için referans değer oluşturan titreşimi. 32768 Hz titreşim frekansına sahip bu kristal; oluşturduğu referans değerini, “IC”(entegre çip) yapısına yolluyor. Bu çip o kadar zeki ki bu referans değerini kayan çarkın dönme hızıyla karşılaştırıyor ve arada bir fark varsa kayan çarkı hızlandırabiliyor ya da yavaşlatabiliyor. Çip; bunu bobine sinyal göndererek yapıyor. Sinyali alan bobin elektromanyetik dalgalarla kayan çarkın merkezindeki mıknatısı etkiliyor ve çarkın dönme hızı ayarlanıyor. Böylece kayan çark üst düzey bir hassaslıkta dönüyor ve ultra hassas bir şekilde zaman ölçümü gerçekleşiyor. Bu arada kayan çarkın isminin nereden geldiğinden bahsetmeyi unuttum. Tek bir yöne, sürekli bir şekilde, duraksamadan döndüğü için bu isim verilmiş. Zaten Spring Drive’ın saniyesinin pürüzsüz bir şekilde ilerlemesini sağlayan olay, kayan çarkın duraksamadan-sürekli hareket halinde olması.

Spring Drive Mekanizması

Bu noktaya kadar ben de dahil hepimizin kafası biraz karışmış olabilir. O yüzden lafı daha fazla uzatmadan sorumuza dönmek istiyorum: “Spring Drive mekanik midir?” Bu sorunun cevabı neyi “mekanik” olarak tanımladığımıza göre değişkenlik gösteriyor. Bahsettiğim gibi Spring Drive bir mekanik saat gibi enerjisini zemberekten alıyor. Bu anlamda direkt aynılar diyebilirim. İşlerin karıştığı nokta ise enerjinin frenlenme ya da düzenlenerek aktarılma durumu. Mekanik saatlerde eşapman bulunurken Spring Drive’da dakik bir çalışma için, yukarıda bahsettiğim quartz kristalinin titreşimi referans alınarak ayarlanan komplike yapı bulunuyor. Eğer biz “mekanik” olarak saatin enerjisini zemberekten almasını tanımlıyorsak o zaman Spring Drive için de direkt olarak mekanik ifadesini kullanabiliriz. Eğer ki; “mekanik” diye tanımladığımız yapı enerji düzenlenmesinin geleneksel bir kaçış sistemiyle yapılması ise o zaman aynı cevabı veremeyiz. Bu nedenle Spring Drive’ye hibrit denmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum.

Peki bu ünlü mekanizma sizce mekanik midir?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.